2014 yılında Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte ve Özel Hastaneler Yönetmeliğinde yapılan değişikliklerle estetik amaçlı sağlık hizmetlerini sunabilmek için estetik birimi açılması zorunlu tutulmuştu.
Bu düzenlemenin iptali istemiyle Türk Tabipleri Birliği tarafından açılan davada Danıştay 15. Daire iptal kararları verdi. Avukatlarımız tarafından hazırlanan bilgi notu aşağıda yer almaktadır:
KONU: Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik ile Özel Hastaneler Yönetmeliğinde düzenlenen “estetik birimleri”ne ilişkin açılan dava hk.
Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelikte ve Özel Hastaneler Yönetmeliğinde 2014 yılında yapılan değişiklikle özel sağlık kuruluşlarında estetik amaçlı sağlık hizmeti sunmak için estetik birimlerinin açılması gerektiği düzenlenmişti.
Bu düzenlemelerin iptali istemiyle Türk Tabipleri Birliği tarafından davalar açılmıştır. Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin Ek 1. maddesine eklenen 14. fıkranın Danıştay 15. Dairesi’nin E.2014/3860, K.2016/952 sayılı kararıyla; Özel Hastaneler Yönetmeliğinin Ek 5. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (n) bendinin Danıştay 15. Dairesi’nin E.2014/3859, K.2016/951 sayılı kararıyla iptaline karar verilmiştir.
Dairenin E.2014/3860 sayılı dosyada verdiği kararda; “tıp merkezleri bünyesinde kurulacak estetik birimlerinde hangi işlemlerin yapılabileceği ve bu işlemlerin hangi doktorlar tarafından yapılabileceğinin açıkça belirtilmesi gerekirken, mülga bir yönetmeliğe atıf yapılmak suretiyle, A ve B tipi tıp merkezleri bünyesinde bulunan tabiplerle estetik amaçlı sağlık hizmetlerini sunmak amacıyla estetik birimi kurulabileceğine yönelik düzenlemede ve bu düzenlemenin uygulanmasına ilişkin hükümlerde hizmet gereklerine ve hukuka uyarlık bulunmadığı” belirtilmektedir. Ayrıca kararda bu birimlere ilişkin genel esasların belirlenmediği, birimlerde ne tür işlemlerin yapılabileceği ve hangi doktorların bu işlemlerden hangilerini yapabileceğinin gösterilmediği, bu hususa yönelik mevzuatta başkaca bir düzenleme de bulunmadığından, madde metninin tıp merkezleri bünyesindeki tüm doktorların estetik biriminde görev alabileceği ve buradaki tüm işlemleri yapabileceği şeklinde anlaşılmasının da mümkün olduğu belirtilmiştir.
Danıştay 15. Dairesi’nin E.2014/3859 sayılı dosyasında ise; “özel hastaneler bünyesinde kurulacak estetik birimlerinde hangi işlemlerin yapılabileceği ve bu işlemlerin hangi doktorlar tarafından yapılabileceğinin açıkça belirtilmesi gerekirken, mülga bir yönetmeliğe atıf yapılmak suretiyle hastane kadrolarında bulunan tabiplerle estetik amaçlı sağlık hizmetlerini sunmak amacıyla estetik birimi kurulabileceğine yönelik düzenlemede ve bu düzenlemenin uygulanmasına ilişkin hükümlerde hizmet gereklerine ve hukuka uyarlık bulunmadığı” belirtilmektedir. Bu dosyada da düzenlemenin özel hastane bünyesindeki tüm doktorların estetik biriminde, görev alabileceği ve buradaki tüm işlemleri yapabileceği şeklinde anlaşılmasının da mümkün olduğunu ve bu durumun hukuka aykırı olduğu ifade edilmiştir.
Kararlarla birlikte hekimlerin yetki alanına göre işlemleri gerçekleştirmesi gerektiği, bu işlemler için de estetik birimi açılmasının zorunlu tutulmasının hukuka aykırı olduğu ortaya konmuştur.
Saygılarımızla